Milli triatlet Gültiğin Er, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2014 yılında lisedeyken başladığı triatlonun, üç branşı içinde bulundurmasından dolayı ilgisini çektiğini belirtti. Yedi yaşından itibaren sporun içinde bulunduğunu vurgulayan Gültiğin, “Bir sporcunun başarılı olması için en gerekli şeylerden biri kesinlikle ailesinin destek vermesidir. Ailem hem maddi hem de manevi anlamda profesyonel bir sporcu olmam için çok çaba gösterdi. Eğer ailem yanımda olmasaydı bu seviyelere gelemezdim.” diye konuştu.
Olimpiyat hayaliyle ilgili konuşan 23 yaşındaki sporcu, şunları kaydetti:
“Her profesyonel sporcunun hayali olimpiyatlara katılmaktır. Şu anda 2020 Olimpiyat Oyunları’na katılmam imkansız olmasa bile çok zor gözüküyor. Hedeflerim arasında 2024 ve 2028 Olimpiyatları var. Olimpiyatlara gitmek istiyorsak çok uzun dönemli bir yol haritası çizmemiz gerekiyor. Buna hayatımızı adamış olmamız gerekiyor. Sporda bir gün bile antrenman yapmazsanız size kayıp olarak yansıyor. Antrenör, yarış seçimleri, sponsorlar, beslenme, dinlenme gerçekten spor için olimpiyat yolunda en önemli etkenlerden biri.”
“Dünyanın en zor dayanıklılık sporlarından biri”
Yüzme, bisiklet ve koşuyu içinde bulunduran triatlonun zorluğuna dikkati çeken Gültiğin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Triatlon ne yazık ki ülkemizde çok popüler olmayan bir spor branşı. Şu an gelişmekte ve yayılmaya başladı. Üç branşta da neredeyse her branşın milli takım sporcuları seviyesinde olmalısınız. Diğer sporlarla kıyasladığınızda dünyanın en zor dayanıklılık sporlarından biri olarak gösteriliyor. Avantaj olarak, bir branştan sıkıldığınızda veya sakatlık yaşadığınızda diğer branşta kendinizi geliştirebiliyorsunuz. Dezavantajları olarak ise antrenman sayısının ve yüklenme şiddetinin çok fazla olması.”
“Olimpiyat için mola vermek veya dinlenmek gibi bir şansımız yok”
Gültiğin Er, salgın sürecinde evde çalışmanın zor olduğunu ancak yavaş yavaş saha çalışmalarıyla formlarına kavuşmaya başladıklarını dile getirdi.
Evde yaptıkları çalışmaların havuzda ve dışarıda yapılan antrenmanlar kadar etkili olmadığını anlatan Gültiğin, “Evdeki çalışmalar sadece formumuzu korumak adına yapılan çalışmalardı. Şu an çalışmalarıma sanki yarış varmış gibi antrenörlerim ve federasyonla birlikte devam ediyoruz. Olimpiyatlar çok uzun bir yol. Olimpiyat için mola vermek veya dinlenmek gibi bir şansımız yok. Kaldığımız yerden çalışmalarımıza devam ederek olimpiyat yolunda hazırlanıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Fanatik