Boluspor
Bandırmaspor
Brighton
Liverpool
Sergen Yalçın’ın Haber Küresel kanalında Candaş Tolga Işık’ın ‘Az Evvel Konuştum’ programında yaptığı açıklamalar şu biçimde:
“Koronadan sonra oyun da bozuldu”
Seyircisiz oynamak çok sıkıntı. Büyük topluluklar yıllardır seyircili oynamaya alışmış. Bizi, oyuncuları herkesi etkiliyor. Motivasyonu da bozuyor. Oyun da bozuluyor. Daha agresif oynayamıyorsun. Seyircinin arttan itmesi olmuyor.
“10 şahısla antrenman yapıyoruz”
Ben de geçirdim, oyuncu arkadaşlar da geçirdi. Herkes geçiriyor bu hastalığı… 10 şahısla antrenman yapıyoruz.
“Hükmen yenilgi sağlıklı değil”
Koronadan ötürü hükmen yenilgi olursa ligin bir manası kalmayacak doğal ki. Herkesin önemli formda etkileneceğini ve sıhhat bir karar olmayacağını düşünüyorum. Küme düşme potası ve şampiyonluk yarışı önemli biçimde etkilenir.
” Bizim maçlar saat 7’de başlıyor. Birinci yarıyı oynayıp bırakacağız galiba!”
Savunma sınırımız neredeyse büsbütün yok. Artık grup tablosonun yanına korona tablosu da yapıyoruz. Olağan bir hayat yaşanmayan bu devirde bunlar çok da dertli durumlar değil. Herkesin takımı kâfi. Sokağa çıkma yasağı saat 8’de başlıyor. Bizim maçlar saat 7’de başlıyor. Birinci yarıyı oynayıp bırakacağız galiba’.
İmza merasiminde 30 bin kişi olunca ne kadar önemli bir durum olduğunu anladım.
“Sen biliyorsun da ben bilmiyor muyum!”
Birinci geldiğimiz vakit ‘Neden hazırlık maçı oynamadı?’ dediler. Yani sen oradan, oturduğun koltuktan bunu soruyorsun. Benim aklıma gelmiyor mu? 3-4 idmanla biz PAOK karşısına çıktı. Hazırlanamadık. Aylardır maç oynamayan oyuncular vardı, hastalık yaşayanlar vardı. Bunlar tahminen mazeretler lakin önemli mazeretler. Bunları aşma konusunda çok sorun yaşadık ve bu durum bizi çok geriye attı.
“Yetenekli oyuncuyu durduramazsın. Kendimden biliyorum!”
PAOK’a yenilince ‘Köy kadrosuna elendiler’ dediler. Bu çok ayıp. PAOK aslında köy grubu falan değildi. Bizden çok daha hazır kadroydu. Bizden sonra kimlerle nasıl oynadılar gördük. Sen istediğin oyuncuya tedbir al, karşı taraf yetenekliyse bu tedbirler zayıf kalır. Kendimden biliyorum!
“Başkan bize çok yardımcı oluyor”
Şu anda büyük ekipte hocalık yaptığımı hissedemiyorum zira ortam yok. Aslında güç durum olduğunu bilerek geldim ancak korona var, Federasyon var, iktisat var. En azından korona olmasaydı çok farklı bir Beşiktaş olabilirdi. Bunu hissetmemiz için statta o ortamın olması lazım. Şu an olağan bir hayat yaşanmıyor. Doğal ki liderle ve idareyle sorunalr yaşıyoruz. Herkes yaşıyor. Değerli olan bunları çözmek. Karşı tarafın yaptıklarını beğenmeyebilirsin de lakin tahlil bulabiliyor musun? Değerli olan o. Lider bize o bahiste çok yardımcı oluyor.
“Yönetimin de işi zor”
Birtakım oyuncularla meseleler yaşıyorsunuz. Ben idareye şunu alalım diyorum, kulüp tarafı ‘öbürü daha ekonomik’ diyor. Ben her vakit kulübü düşünürüm. Büyük paralar harcatmadık. Bize katkı verecek, az ödemesi olan oyuncuları aldık. Transfere harcadığımız sayı nitekim çok az. Ben de isterim 100 milyon euroluk kadro yönetmek. Biz kulübü düşünmek zorundayız. Onların da işi çok sıkıntı.
“Laf olsun diye, vakit geçirmek için gelmedim”
Ben buraya laf olsun diye gelmedim. Vakit geçirmeye de gelmedim. Koşulları çok zorluyorum bunun için. Koşullar zorlandığı vakit da sorun çıkıyor. Bunlar çok olağan şeyler. Ben liderle her gün oturup konuşuyorum. Basınla falan bildiri vermem. Bizim kulüpte bu türlü bir şey olmaz.
“İçeriden bilgi sızıyor”
İşin enteresan tarafı basın bizim konuştuğumuz her şeyi biliyor ve yazıyor. İçimizden açıkçası bilgi sızıyor. Bilinmeyen kalması gereken kimi konuşmalar var. Özellikel transfer devri için… Oyuncunun ismi açıklandı mı öteki kulüpler de devreye giriyor. Fiyat da üstlere çıkıyor.
“‘Büyük antrenörüm’ demedim”
Ben esasen ‘Çok büyük antrenörüm’ demedim. Büyük muvaffakiyetim da yok. Kupam da yok. ‘Büyük hoca değil’ tenkitleri bu yüzden çok gereksiz bence…
“Tümer’in yaptığı itibarsızlaştırma, bel altı vurma”
Beşiktaş’ta tek efsane ben miyim? Şayet efsane kontenjanından gelseydim, onlar ne o vakit? Niçin beni seçmişler? Bana bunu söyledikleri vakit Tümer2in bu türlü bir şey söyleyeceğine inanmadım. Ben onunla kadro arkadaşıyken çok samimi değildim, sonradan samimi oldum. Bu aslında tenkit değil, itibarsızlaştırma. Belden aşağı vurma hatta. Tümer grup çalıştırmış mı? Sen beni eleştir, ‘hamleleri yanlış’ diyebilirsin. Fakat ‘efsane kontenjanından geldi’ diyeceksen benim geçmişime bir bak! Ben buralara meskende otururken gelmedim. Alanya, Kayseri, Yeni Malatya… Tümer’e açıkçası yakıştıramadım.
“Rıza hoca Sivas’a baksa daha iyi olur”
Caner’in kalmasını istemiyordum, Gökhan kalabilirdi. Ancak çok ahlanıp vahlanacak bir durum değil. Burak da 2.7 milyon euro kaznaıyordu yıllık ve 2 sene daha mukavelesi vardı. O da çok büyük fedakarlık yaparak gitti. Fatih Aksoy’un gitmesini ben istedim. Hakikat mu, yanlış mı? Bu tartışılır. Lakin ben Sivasspor hakkında açıklama yapıyor muyum? İstek hoca da gelir Beşiktaş’ı çalıştırır o vakit Beşiktaş’la ilgilenir. Ben Fenerbahçe, Galatasaray ya da her hangi bir kulüp hakkında açıklama yapıyor muyum? Gerçek mu?
Ben artık yorumculuk yapamam, ben teknik yöneticilik yapıyorum. Hocalığı bırakıp tekrar yorumculuk yapmak gerçek bir sistem değil.
“Hagi’yi de Alex’i de almam!”
Hagi, Alex bunlar yıldız oyuncuydu. Belirli düzey üstünde, kupalar kazandırmışlar. En kıymetlisi maç kazandırır yıldız oyuncu. Günümüz futbolunda ikisini de almam. Çok büyük oyuncular lakin günümüz futbolu farklı.
“Dorukhan’ın kalmasını isterim”
Dorukhan Beşiktaş’ta oynamak istiyorsa oturur, anlaşır ve oynar. Ben kalmasını isterim. Adem Ljajic bugün idmanda sakatlandı.
Fanatik
